Prof.Dr.K.Turgay ŞENER Kadın Hastalıkları ve Doğum Perinatoloji Uzmanı | Normal-Vajinal Doğum
521
post-template-default,single,single-post,postid-521,single-format-standard,qode-news-1.0,qode-restaurant-1.0,ajax_fade,page_not_loaded,,qode_grid_1300,footer_responsive_adv,hide_top_bar_on_mobile_header,qode-theme-ver-12.0.1,qode-theme-bridge,wpb-js-composer js-comp-ver-5.4.2,vc_responsive
 

Normal-Vajinal Doğum

Normal-Vajinal Doğum

Normal-Vajinal Doğum

 

Normal doğum vaginal yoldan bebeğin doğmasıdır. Aslında yanlış olarak kendiliğinden olan doğum şekli anlamında kullanılmaktadır. Günümüzde herhangi bir muayene veya müdahale olmadn doğumun gerçekleşmesi çok olası değildir. Doğumun hızlı seyreden ve belli riskler içeren bir süreç olması doğum eylemini yakın takibini gerektirmektedir.

Doğumun 3 devresi vardır.

I. Dönem: Düzenli kasılmaların başladığı andan itibaren rahmin tam açık (10 cm) olmasına kadar geçen süredir. Bu dönem en uzun fazı oluşturur. İlk doğumlarda 12-20 saat, sonraki doğumlarda 6-12 saat sürebilir.

II. Dönem: Rahmin tam açılmasından bebeğin çıkışına kadar olan süreyi kapsar. Genellikle ilk doğumda 30 dak ile 90 dakika arasında değişir. Önceden doğum yapmış kişilerde daha hızlı bir süreç söz konusudur.

III. Dönem: Bebek çıktıktan sonra plasentanın çıkışına kadar geçen süredir. 5-15 arasında değişir. 30-45 dakikada kendiliğinden ayrılma gerçekleşmezse anormal bir durum olarak kabul edilir müdahale edilir.

Doğum eylemini başlatan nedenler tam olarak anlaşılmış değildir. Gebeliğin 37. haftasından itibaren olan doğumlar miadda olan doğum olarak kabul edilmektedir. Öncelikle hafif kasılmalar şeklinde kendini belli eder. Belli gücün altındaki kasılmalar ağrı olarak hissedilmezler. Bu kasılmaların rahim ağzında bazı değişiklikler yaptığı kabul edilir. Bunlar sert olan rahim boynunun gevşemesi ve kısalmasıdır. Kasılmaların başlangıcında ortalama olarak 4 cm olan rahim boynunda silinme de denilen kısalma gerçekleşir. Bu sırada rahim ağzı yerleşimi vagenin arkasına doğru iken giderek ortaya ve öne doğru yer değiştirir. Bu gelişmelerin hepsi içi içe geçmiş bir halde gerçekleşir.

Doğum kasılmaları sancı olarak hissedildiğinde oldukça güçlenmiştir ve 25 mm Hg basıncın üzerine çıkmıştır. Hızlı bir açılma ve ilerleme için ortalama 100 mm Hg civarında basınçlar gereklidir. Bu nedenle, sancılar başladıktan sonra hastaneye gitmek için tahmininizin çok üzerinde zamanınız var demektir. Hastaneye gittikten sonra da saatlerce bekleyeceğiniz çok büyük bir olasılıktır. Lütfen hiçbir kadın doğumcuya danışmaya gerek duymadan film yapan, evinde 5 dakika önce doğum sancısı başlayan bir anne adayını sokak köşesine gelmeden doğurtan ve o anda kanamadan öldüren yönetmenlerimizin olması sizi yanıltmasın Kırmızı ışıkta geçmenizin eşiniz için çok daha fazla risk taşıyacağını unutmayınız.

Ne zaman hastaneye gitmeli ?

1- Sancılar başladığı zaman
2- Su kesesi açıldığı ve bol miktarda saman sarısı renginde su geldiği zaman
3- Bol sıvı gelemese de su kesesinin açıldığından şüphe edildiğinde
4- Kanla karışık pıhtılı yapışkan bir madde geldiğinde
5- Parlak kırmızı kanama gelmesi halinde
6- Herhangi bir olağan dışılık hissedildiğinde
7- Özel durumunuzla ilgili olarak doktorunuzun sizi uyardığı hallerde

Doğum ne zaman dikişli olur ?

Vaginal doğumda bebeğin saçları dışarıdan görünür hale geldiğinde epizyotomi denilen kesinin yapılması önerilir. Bu kesme işlemi öncelikle bölgesel uyuşturmayı takiben bir makas ile yapılır. Bu şekilde özenli yapılmış bir kesinin dikilmesi de daha kolay ve düzgün olacaktır. Kesi yapılmadığı takdirde oluşacak bir yırtığın hem tamiri daha güç olacak, hem de daha kötü iyileşecektir. Kesi yapılmasının bir diğer avantajı bebeğin doğum kanalı çıkışından daha az bir travma ile doğurtulmasıdır. Bu kesiler özellikle vakum veya forseps denilen müdahaleli doğumlarda özellikle gereklidir.

Bebeğin başının çıkışı sırasında makat bir gazlı bez ile kapatılarak makattan oluşabilecek gaita bulaşması riski asgariye indirgenmiş olur. Bebeğin başı çıkartıldıktan sonra omuzlar ve gövde kurtarılır. Bu aşamada özellikle 4000 gramın üzerindeki iri bebekler için zedelenme riski mevcuttur. Bunun nedeni omuzların çevresinin baştan daha fazla olmasıdır. İri olduğu öngörülemeyen durumlarda sıkışma halinde özel bazı manevralar ile bebeğin en az hasarla kurtarılmasına gayret edilir.

Gövde çıktıktan sonra göbek bağı iki pensle tutulur ve kesilir. Bebek çocuk doktoruna, o yoksa bebek hemşiresine teslim edilir. Plasentanın ayrılaması beklenerek plasenta çıkartılır. Sonra rahim ağzında yırtık olup olmadığı kontrol edilir. Bu yırtıkların ileride oluşacak rahim ağzı yaralarında çok önemli etkileri vardır. Bu nedenle dikilmeleri gerekir.

Anne doğum masasından yatağına alınır. Bebeğin bir sorunu yoksa anne yanına emzirmenin başlaması için verilir.

Vaginal doğum sonrası anne ve bebekte sorun yoksa 2. günde anne hastaneden taburcu edilebilir.

Doğum sonrası dönemde dış dikişlerin pansumanının anne tarafından yapılması, dikişlerin fazla basınca maruz bırakılmaması şarttır.